Son Haberler
Anasayfa / yazılarım (sayfa 2)

yazılarım

ÖĞRETMENDEN NE BEKLENİR

  Yıllarını eğitim öğretime vermiş birisi olarak,bu sorunun cevabının önemli olduğunu düşünürüm.Öğretmen gerçekten de,beklentilerin adamıdır.Toplum,çevre,devlet,birey sizden birşeyler bekler.Tecrübelerimin bana söylediği ya da toplumsal dinamiklerin bellettiği beklentilerin neler olduğuna birlikte bakalım.Gerçekten öğretmenden ne beklenir,öğretmen de bu beklentilere nasıl cevap verir?Öğretmen:Ulaşılabilir,nazik,merhametli,şeffaf,düşünceli ve kendisi olandır.Bunları azamî taşıyan biri öğretmenlik yolunda epey mesafe alır. Ulaşılamayan adamdan öğretmen olamaz.Nedir ulaşılma?Ulaşılan insan,bürokrasiye teslim olmamış adamdır.İyi bir ... Devamını Oku »

RAHATI KAÇIRMAYAN İLAÇLAR

                                                                                     İnsana iyi gelen şeyler vardır. Bunlar ilaç gibidir. Çoğunu da biliriz ama pek de yapmayız. Nelerdir bunlar? Uyku, tabiat, okumak, yazmak, mizah, eğlenmek, dua, ... Devamını Oku »

CİHAN YIKILSA EMİN OL BU CEPHE SARSILMAZ

                                                                         Gazze yanarken saçımızı tarayamayız. İsmet Özel, toparlanın gitmiyoruz derken, mücadele ve direniş azmine vurgu yapmıştı. Filistin yanıyor. Beş bin çocuğun katledildiği dünyanın ayarı bozulmuştur. Bu dünyada uygarlık yoktur. Bana kimse ... Devamını Oku »

TOTEMLİ YAŞAM

                 Totemi put bilirdik. Böyle öğretmişlerdi, meğer pagan bir kültürmüş. Reklamlarda totem diyor, başka bir şey demiyor. Alışkanlıklarımızın da totemi varmış. Totem aşağı, totem yukarı. Ben de inandım! Totem hayatı kuşatmış da haberimiz yokmuş. Piyango, astroloji, üç harfliler, tarotçular, yıldızcılar, cadılar, falcılar, kumar, burçlar tümüyle modern totemlermiş. Tüm bunların arasında hakikat aramak da zor iş. Kapitalizmin pazarı tam da ... Devamını Oku »

HAYATIMIZ ROMAN  

                 Başlık, hayata nispetle söylenmiştir. Şöyle de sorabilirim, nasıl roman isterim? Roman, hayatı anlatır. Hayatın roman olması da biraz doğrudur. Roman, olabilecek olanı anlatmalıdır. Romanla ilişkim mesleğimle başlamamıştır. Gençliğimde de roman okurdum. Hilal Görününce, Minyeli Abdullah, Sürgün Öğretmen, İnce Memet ilk okuduğum romanlardır. Roman, edebiyatın cümle kapısıdır. Nedeni de hayatı anlatmasıdır. Modern zamanların iddialı türü romandır. Uzun vade de ... Devamını Oku »

GÖĞE BAKMA DURAĞI

                                                                 Göğe bakmayı ve tefekkürü severim. Yer ve gök bakidir. Sahibi de Allah’tır. Göğe bakanın da ufku açılır. Göğe bakmanın derinliği de vardır. Bunu ancak basiret sahipleri bilir. Bakmadan ... Devamını Oku »

İNSAN İYİLİĞİ KADAR TAŞLANIR

  İslam, sadece retorik dini değildir, aynı zamanda amel dinidir. Yani Müslümanlık eylem ister. Teorik bir din kültür inşa edemez. Din, teorik ve pratikle birlikte ilerler. İlk çıkışında da böyle olan İslam, bugünlere bu yürüyüşle gelmiştir. Şimdilerdeyse, bir retorik ve teorik karmaşasıdır gidiyor. İslam dini pratik ve teoriği yan yana götürür. Onun için, davranışa ve uygulamaya önem atfeder. Güzel huylarımız ... Devamını Oku »

ÜÇ NESİL, ÜÇ ŞAİR

                                                                          İyi şairler, iyi nesiller inşa etmede öncü şahsiyetler olabilirler. Bundan mülhem bir başlık oldu. Bazı şairlerin yol ve yoldaşları vardır. Onların nesillere vaatleri ... Devamını Oku »

ERBAKAN HOCANIN YOLDAŞLARI

                 Merhum Necmettin Erbakan tam bir dava adamıydı. Onun şakirtleri de öyle olmalıydı. Sn. Recep Tayyip Erdoğan da bir inşa adamıdır. Muhafazakâr devrimci sağ politika, refah; sol siyaset, ideolojik söylemdir. Sn. Recep Tayyip Erdoğan da proje adamı olduğunu her daim göstermiştir. Bunu ürettiklerinde de görebilirsiniz. İnsana dokunan onlarca proje, onu seçim şampiyonu yapmıştır. Halkımız da gördüğüne inanmaktadır. Politik inandırıcılık ... Devamını Oku »

ENKAZ DİLİ

                 Tabii afetin dili, enkaz dili olamaz. Büyük bir depremle sarsıldık, doğrudur. Bunun dili, mutedil, sakin, sorun çözücü, yatıştırıcı olmalıdır. Pek de böyle olmadı. İnsanımız savaşta kullanılacak bir dil kullanıyor. Enkazı kaldırırız, depremin yaralarını sararız ama kırılan gönül dilini kuramayız. Afet de ahlakıyla gelir. Afet sonrası kullanacağımız dili, afet anında kullanırsak, ortaya bugünkü enkaz dili çıkar. Halbuki biz şu ... Devamını Oku »